İnsanın en iyi arkadaşı hayvanlardır. Kazık konusunda sorun yaşamazsınız. Nankör falan da değillerdir. Nankörlerse de insan kadar yüksek değildir seviyeleri.
Bazı insanlara kol kanat gerip, yeniden özgüvenini kazandırma çalışmalarıma artık noktayı koyuyorum. Hayır sonra salak yerine konuyorsun.
Sevgilisinden yediği kazık yüzünden aylarca kendi hayatını zehir eder. Ağlar, sızlar, bela okur, küfreder... Gecesi gündüzü olmaz. Hep sabırla bunu atlatacağını, herşeyin düzelmesi için kendisine biraz zaman vermesi gerektiğini, bu konuyu düşünmemek için kendisine güzel bir uğraş bulması gerektiğini anlatırsın. Yeri gelir arkadaşlarınla eğlendiğin yerden kalkar 1 saat telefonu kulağına yağıştırır, burnunu çeke çeke ağlamasını dinlersin.
Ama bir gün işi seninle bitiverir. Her akşam arayan, "iyi ki dostumsun", "iyi ki varsın" dediği kişi sıradanlaşıveriri. Özgüveni yerine gelmiştir. Kendisine vampire kazık çakar gibi dünyanın yükünü yükleyen adam ne yapar eder kızı kandırır. Kız da eski sevgiliyi yeniden hayatına alıverir. Bu büyük gelişmeyi sana yalanlarla inkar ederek anlatır. Üstüne bir de seni çoktan embesil yerine koymuştur bile.
"Olmaz onunla asla p...", "defolsun gitsin, gezsin onunla bununla" cümleleri ne olmuştur bilinmez. Anlarsın ki sorunu özgüveninin düşmesinde değil, kişiliğindedir. O zaman bu tür insanlara uygulanacak tek şey vardır: uzaklaştırmak...
İki gün önce onun için söylediklerinin arkasında duramıyorsan bir zahmet ikile canım. Kalabalık etme ortalıkta!
Arkadaşlıkmış, hangi arkadaşlık? Senin en yüce varlığın seni önce herkesin gözleri önünde aldatan, sonra bunu gözler önünde yapan, dönüp bin takla atan adamı sen hayatına al. Hayır ne yaparsan yap da aylarca neden beynimi yersin be kadın? Çok mu zordu "o bunları yaptı ama ben onu seviyorum" diyebilmek. Sen daha kendinden kaçan bir kişilik sergilerken, benden götürmekten başka fonksiyonun yok bu hayatta. Haydi sağdan!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder