17 Kasım 2009 Salı

Melek vs Şeytan

Evet şeytanla melek arasında gidip geliyorum. Çünkü ben hep şeytanı sevdim. Meleğin huzuru hep sinirimi bozdu benim. Ama bu defa şeytan ne kadar dürtse de beni, ilk defa melek de onunla başabaş mücadele edebiliyor. Bu savaşı kim kazanacak bilmiyorum ama bir an önce kazansa da kafamın içini rahat bıraksa...

Flora Whittemore'da der ki: “The doors we open and close each day decide the lives we live.

Her gün, her an yaptığımız herhangi bir hareket, bir anlık bir düşünce, herhangi bir anlık gafletimiz hayatımızı anında bambaşka bir noktaya götürebiliyor. Bir daha asla dönemeyeceğimiz bir yerlere gelmiş buluyoruz kendimizi. Nasıl oldu anlamadan...

"Live the moment" en sevdiğim ve en korktuğum şey bu yüzden. Anı yaşarken, geleceğimi hiç istemediğim bir şekle sokmak...

Bir de ciddi kararlar var. Almak istemediğim, mümkün olduğunca kaçıp saklandığım ama her yerde bulup sobeleyen cinsten. İşte çok uzun süredir kaçtığım her şey, alınması gereken her karar tam karşımda duruyor ve beni bu defa tam köşeye sıkıştırmayı başardı. Kaçacak yerim kalmadığına göre mecburum bu kararları almaya...



Adım attığım yerde almam gereken bir karar var. Büyüklü küçüklü kararlar. Zor ve riskli olan yolu her zaman sevdim. Hayatımı hep öyle yaşadım ama artık biraz daha huzur, daha fazla güven istiyorum. Belki daha az adrenalinle daha sağlam adımlar olsun istiyorum.

Zaman zaman çok istediğim, zaman zaman hiç de umursamadığım şeylere ulaşmak için bir adım sonrasını bilmediğim bir yola sapmakla, uğruna çok emek harcadığım mutlulukların hemen yanımda olacağı bir yolda şansımı denemek arasında gidip geliyorum. Öyle bir yol ayrımı ki hayat akışımın geri kalanını belirleyecek. Elbette meleğin söylediği gibi "hayatımın sonu" olmayacak. Ama şeytan bu, her şekilde kafa karıştıracak bir cümle buluyor buna karşılık...

Bu yüzden Theodore Hesburgh'un dediği gibi karar vermeye çalışıyorum: "My basic principle is that you don't make decisions because they are easy; you don't make them because they are cheap; you don't make them because they're popular; you make them because they're right."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder