4 Temmuz 2010 Pazar

Bugün O Gün :) Sevgilime...

Çok değil, bundan 2 yıl önce biri çıkıp karşıma: "Aşka dair bütün düşüncelerin çok değil, bir kaç gün içinde tamamen değişecek. Şimdi tüm bu atıp tuttuklarını yemek zorunda kalacaksın. Üstelik tüm korkularını silecek o adam..." deseydi, gerizekalılığına verip, konuyu kapatırdım. Çünkü, aşk biraz huysuzluğumdan, biraz detaycılığımdan, biraz da sanıyorum şanssızlığımdan 26 yaşıma kadar hiç beceremediğim bir şeydi.



O, hayatıma öyle bir anda öyle bir giriş yaptı ki, itiraf ediyorum sersemledim. Ve aşka dair bildiğim tüm doğrularım, bir anda yıkılıverdi. Ona da saçmaladım elbette... "Seni tanımıyorum"dedim. Doğruydu. Hoş sanki, herkes yıllarını verdiği herkesi çok iyi tanıyormuş gibi...  O beni biraz da olsa tanıyordu. Beni sorduğu herkes (bunları hala bilmiyorum ama iz üstündeyim :) ) cadılığımdan ve huysuzluğumdan bahsetmişti. O da bile bile lades diyordu. Ama ben tanımıyordum işte. Tamam, bir itiraf daha geliyor: Tanımamak bir yana, hayatımda ilk defa bir ilişkiyi denemekten deli gibi korkuyordum. Ve neyden korktuğumu bile bilmiyordum. Her nedense ben, bilinen cadı olmaktan çıkıvermiştim. Kafamda korkusuzca " amaaan, ne olacak nasıl olsa 3-4 güne biter." diyemiyordum işte! şimdi geriye dönüp bakınca, kendime hala açıklayamıyorum bunları.

Ve bugün tam 16,5 aydır bana her gün farklı bir şeyler katan o adamın doğum günü... O doğum günleri kutlamayı sevmese de, benim için o kadar özel ki benim yüzümden illa ki her doğum gününde bir organizasyon içinde buluyor kendini ve blogumda ona yazılmış bir yazı elbette...



Her sabah apar topar evden çıksa da /çıksam da içinden gelerek "seni seviyorum" dediği için,
Duygularını saklamanın marifet olduğunu düşünen klasik Türk erkeklerinden olmadığı, duygularını  açıkça ifade ettiği için,
Herhangi bir konuya başka bakış açıları kattığı için,
En hasta, en huysuz dönemlerimde bile bana sabrettiği ve yanımdan ayrılmadığı için,
Aslında hiç de istemediği şeyleri beni üzmemek için yaptığı ve bunu bana çaktırmamaya çalıştığı için,
Bana hayatımda kimsenin olmadığı kadar anlayışlı olduğu için,
Düşüncelerime, hayatıma ve aileme saygı duyduğu için,
Hayatında alması gereken her önemli kararda, beni de bir parçası olarak gördüğü için,
Bana ne kadar kızmış olursa olsun, 1 saatten fazla uzak kalmadığı için,
Babamı özleyip ağladığımda, sadece sarılıp, öylece kalabildiği için,
Kedilerimi en az benim kadar sevdiği ve sahiplendiği için,
Patisi kesik bir kediyi daha sahiplenerek evdeki tüm tıslamalara sonsuz sabır gösterdiği için,
Hayatını tam anlamıyla benimle paylaştığı ve açık olduğu için,
Bana sunduğu o uçsuz bucaksız gibi görünen, nefes aldığım her saniyede hissettiğim kocaman sevgisi için,
Huzur dengesini ve güveni sağladığı, 3 kedili o harika ev ortamı için,
Sorumluluk sahibi kocaman bir adam olmakla kalmayıp, benimle birlikte bazen 3-4 yaş seviyesinde geyik yapabildiği için,
Baby TV ve Cartoon Network izlememe dayandığı için,
Beni Lie To Me, Mentalist, Dr Who ve Torchwood gibi harika dizilere bulaştırdığı için,
ve şu anda sayamadığım onlarca şey için...

teşekkürler sevgilime... Onunla hayatım çok daha kolay,çok daha keyifli, çok daha heyecanlı, çok daha karmaşık, çok daha eğlenceli, çok daha kedili, çok daha sevgi dolu,... Kısacası hayatım onunla çok daha yaşamaya değer!



İyi ki doğmuşsun ve iyi ki "bile bile lades" demişsin. Bunu sana her hissedişimde nerede olduğumuza, ne yaptığımıza, zamana hiç aldırmadan sıkça söylüyorum, sen de bunu çok iyi biliyorsun zaten. Ama o kadar hakediyorsun ki; SENİ SEVİYORUM!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder